Van Gogh tablosuna çorba döken eylemciler mahkemeye çıktı
Vincent Van Gogh tarafından çizilen Ayçiçekleri tablosuna domates çorbası fırlatan iki eylemci mahkemeye çıktı. İşte detaylar...

Dün İngiltere’de skandal bir olay yaşanmış ve ünlü ressam Van Gogh tarafından çizilen Ayçiçekleri tablosuna zarar verilmişti. Bir grup eylemci, tablonun üzerine domates çorbası fırlattı. Hemen ardından Londra’daki müzenin duvarına yapışarak oradan ayrılmayı reddettiler. Dünya basınının hayretler içinde takip ettiği bu korkunç olaydan sonra ikili, Birleşik Krallık’ta mahkemeye çıktı.
Hollandalı meşhur ressamın Londra’daki National Gallery’de sergilenen Ayçiçekleri adlı eserinin üzerine domates çorbası dökme eylemi anbean kameralara kayıt edildi. O görüntüler sosyal medya viral haline geldi. İzlenme rekorları kıran video, sanatseverleri adeta ayağa kaldırdı!
Van Gogh tablosuna saldıran eylemciler serbest bırakıldı
Westminster’da görülen duruşmada iklim aktivistleri olan 20 yaşındaki Anna Holland ve 21 yaşındaki Phoebe Plummer, cezai tazminat suçlamasını reddetti. Bölge Hakimi, her iki eylemciyi de kamuya açık alanda boya veya yapıştırıcı taşımamaları şartıyla kefaletle serbest bıraktı. Öte taraftan duruşma 13 Aralık tarihine ertelendi.
Vincent Van Gogh imzalı bu ikonik tablo, kısa bir süre önce temizlendi ve galerideki eski yerine tekrardan götürüldü. Efsane sanatçının 1888 yılında çizdiği bu resim, Ayçiçekleri eserinin dünyadaki müze ve galerilerde sergilenen beş versiyonundan biri olarak biliniyor ve sanat camiasında büyük bir önem arz ediyor.
Savunmaları herkesi şoke etti
İki iklim aktivisti, İngiliz hükümetine gelecekteki petrol ve gaz arama, geliştirme ve üretim lisanslarını askıya alması için baskı yapan çevre örgütü Just Stop Oil’in bir parçası olarak eylem gerçekleştirdi. Örgütün adını taşıyan gömlekler giyen ikili, “Hangisi daha değerli, sanat mı yoksa yaşam mı? Yemekten daha mı değerli? Adaletten daha mı değerli? Bir tabloyu korumakla mı yoksa gezegenimizi ve insanlarımızı korumakla mı daha çok ilgileniyorsunuz?” diyerek kendilerini savundu.