İl Özel İdare Plan Proje Müdürü Mustafa Kalaycı, kentin uzun yıllardan beri göç verdiğini söyledi.

Göçü önlemenin en önemli yollarından birinin tarım olduğuna değinen Kalaycı, "Arkadaşlarımızla beyin cimnastiği yaptık. Bölge halkı köylerde bağ bahçesi olduğu halde bunları işletmeyip büyük şehirlerde düşük maaşlarla hayat mücadelesi vermeye çalışıyor. Biz de 'bu insanları, topraklarını işletip nasıl buralarda tutabiliriz' diye bu fikri canlandırdık. Bunu canlandırmak için de öncelikle bu laboratuvarı kurduk" şeklinde konuştu.

Kalaycı, tarımda birçok teşvik bulunduğunu, halkın bundan haberdar olmadığını vurgulayarak, öncelikle bilinçlendirme çalışması yapılması gerektiğini anlattı.

Devlet, masraflarını karşılıyor

Tarımla uğraşmak isteyenlerin masraflarının fazlasını devletin karşıladığını belirten Kalaycı, şöyle devam etti:

"Bölgemizde birçok kişinin bundan haberi yok. Bunu başka bölgelerdeki insanlar ve bazı büyük şehirlerde çok geniş toprakları olan kişiler daha iyi biliyor ve çok iyi değerlendiriyor. Buradaki insanların da bunlardan faydalanmasını istedik ve bu konuda böyle bir laboratuvara ihtiyaç olduğunu hissettik. Bu konuda çalışmalarımızı yaptık ve yetkiyi aldıktan sonra halkımıza sunacağız."

"İlgili müdürlük ve odalarda bilgilendirme toplantıları yapacağız" diyen Kalaycı, "İnsanlarımızın toprağında ne gibi eksiklikleri var, tespitini yapacağız, ona göre de gübre tavsiyelerinde bulunacağız. Kısaca insanların daha çok verim alması sağlanacak. İnsanlarımız kazandıkça memleketini terk etmeyecek" ifadesini kullandı.

İl Özel İdare Genel Sekreteri Recep Demirtaş da Toprak ve Su Analiz Laboratuvarı'nın 319 bin liraya mal tamamlandığını vurgulayarak, "Bölgemizde toprağımızın verimli olmasına rağmen araziler boş duruyor. Bu arazilerde meyve sebze, fındık, ceviz yetiştirilip seracılık yapılabilir" şeklinde konuştu.