- 01:33Hira Tatlısı En Özel Tatlı Denediniz mi?
- 00:46Pizzanın böylesini denediniz mi?
- 21:29Osmanlı Bandırma Tatlısı
- 01:56Görünce şaşıracaksınız Sizi şaşırtacak tarifler
- 00:48Zeytinyağlı Yaprak Sarması Ustalardan Tarifler
- 01:42Böylesi Görülmedi Ustalardan Gül Tatlısı
- 19:48Yumuşacık Poğaça Denediz mi?
- 23:43Garnitürlü Pilav Tarifi Denediniz mi?
- 22:59Muhteşem Bir Çikolatalı Tart Ne Dersiniz?
- 15:42NATO'dan 'Zeytin Dalı Harekatı' açıklaması
- Altın174,419
- BIST112.122
- Dolar4,0349
- Euro4,9845
- Euro/Dolar0.00
- Sterlin5,7317
- İstanbul19 °C
- Ankara22 °C
- İzmir24 °C
- Konya21 °C
- Adana23 °C
- Antalya21 °C
- Diyarbakır24 °C
- Bursa16 °C
- Kayseri22 °C
- Kocaeli15 °C
- Şanlıurfa29 °C
- Gaziantep24 °C
- İçel23 °C

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, himayelerinde gerçekleştirilen ve İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) ile Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğünce (BYEGM) The Grand Tarabya Otel'de düzenlenen "Hukuk ve Medya Bağlamında Uluslararası İslamofobi Konferansı"nın açılışında yaptığı konuşmada, birbirinden önemli konu başlıklarının, dünyanın çeşitli bölgelerinden, alanında uzman kişiler tarafından tartışılması ve yorumlanmasının Türkiye'nin ve dünyanın entelektüel hayatına ciddi katkılar sunacağına inandığını ifade etti.
İletişim teknolojisindeki yeniliklerle, sınırların kağıt üstünde kaldığı bir dünyada, karşılıklı bağımlılıkla birlikte kültürlerarası diyalog ve işbirliği alanlarının her geçen gün geliştiğini belirten Arınç, "Aynı zamanda, birlikte yaşama düşüncesine karşı; nefret, dışlama, yabancı düşmanlığı, ırkçı söylem ve eylemlerde de ciddi anlamda artışlar olmaktadır. Son derece sinsi şekilde ilerleyen ırkçılık, ayrımcılık, köktencilik, aşırılık gibi sorunlar adeta toplumlara ölümcül bir virüs gibi nüfuz etmeye çalışıyor. İşte bu virüslerden birisi de İslamofobidir" diye konuştu.
Başbakan Yardımcısı Arınç, 11 Eylül saldırılarının yıldönümünün yaşandığını ve sadece Amerika'da değil, başta Avrupa olmak üzere çok geniş bir coğrafyada, sistemli bir şekilde nefret ideolojisinin propagandasının yapıldığını kaydetti.
Bu noktada İslamofobinin, İslam'ın ve dolayısıyla Müslümanların, Batı toplumları için potansiyel bir tehdit olduğu algısına dayanan bir "nefret ideolojisi" olarak yaygınlaştığına işaret eden Arınç, şunları kaydetti:
"Konferansın hemen başında çok başarılı bir sunum gerçekleştirildi. Burada gördüklerimiz bizi etkiledi ve doğrusu korkuttu. Siyatçilerinden, medyada ve sokak gösterilerinde yapılan davranışlar ve sözler işin hangi boyuta geldiğini doğrusu açıkça gösterdi. İslamofobinin nasıl ve ne zaman ortaya çıktığı tartışılsa da, geçmişten kalan bazı izler taşımakla birlikte bu kavramın kullanımı ve politik izdüşümleri son yüzyılda ortaya çıkmıştır. Modern dönemde farklı yönleriyle ortaya çıkan İslamofobi, aynı zamanda bir baskı aracıdır. 'İslam ve demokrasi yan yana gelmez' teorisinden beslenen bu baskının ana hedefi, İslam ve demokrasiyi birlikte özümseyen coğrafyaların sorun adacıklarına dönüşmesidir. İslam İşbirliği Teşkilatı'nın da paydaş olduğu bu toplantıda şunu net olarak ifade diyorum, Müslümanlar özünde demokrattır. Bir başka deyişle Müslüman bir insanın demokrat olmasını engelleyecek hiçbir dini kural yoktur. Elbette her dinin mensupları farklı siyasal tercihlerde bulunabilir. Fakat bir hüküm cümlesi olarak sadece 'demokrat Müslüman olmaz' denilirse bu çok büyük bir yanlış olur. Bunun en önemli örneği, kendi hükümetimizin, kendi partimizin tüzüğünde, muhafazakar demokrat yazan bir parti oluşumuzdur. AK Parti, dünya devletleri arasında hem medeniyetler çatışması, hem de demokrasiye karşı İslam'ın tehdit olduğu tezlerini çökerten nadide bir örnek konumundadır."
AA



